Köpeğimin çipi yok, yine de pet otelde konaklayabilir mi?
Maalesef bu mümkün değil. Ülkemizde geçerli olan kanunlar çer...
Kızılcaşar Mahallesi, 29 Ekim Cd. 2654 Sk. No : 9 İncek - Ankara 06830 Gölbaşı/Ankara





Kedi Oteli Seçerken Nelere Dikkat Etmelisiniz? Bir Uzmanın İçten İpuçları
Tatile çıkacaksınız. Bavullar yavaş yavaş hazırlanmaya başlandı, o fermuarın sesi evin içinde yankılandı ve... Evet, o an geldi. Patili dostunuz, sanki dünyanın sonu gelmiş gibi bir bavulun içine oturdu ya da en hüzünlü "Beni de götür" bakışıyla tam karşınızda duruyor.
Bu sahne hepimize tanıdık, değil mi?
Bir kedi sahibi olarak, seyahat planı yapmanın en zor yanı budur. Kediler; düzenlerine, kokularına, bölgelerine ölümüne bağlıdırlar. "Komşuya anahtar bırakayım, günde bir mama su versin" çözümü, genellikle hem kedinin stresten mama yememesiyle hem de bizim tatil boyunca "Acaba iyi mi?" endişemizle sonuçlanır.
İşte tam bu noktada, "kedi oteli" veya "kedi kreşi" fikri devreye giriyor. Ama bu fikir bile başlı başına bir kaygı kaynağı: "Ya sevmezse? Ya korkarsa? Ya o küçücük kafeslerde perişan olursa?"
Bir pet otel işletmecisi olarak yıllar içinde o kadar çok endişeli göz ve titreyen ses tonuyla karşılaştım ki... İnanın bana, bu kaygılarınızda yalnız değilsiniz ve hepsi çok normal.
Peki, o "doğru" yeri, kedinizin de sizin kadar (belki o kadar değil ama en azından stresten uzak) bir tatil yapacağı o güvenli limanı nasıl bulacaksınız?
Gelin, bir uzmanın değil, bir "kedi severin" gözünden o mükemmel yeri bulma rehberimize başlayalım.
Burası bir kedi oteli mi, yoksa diğer petler ile aynı odadalar mı?
Bu, sormanız gereken ilk ve en önemli soru. Bir kedi oteli işletmecisi olarak size şunu net söyleyebilirim: Kediler ve köpekler, ne kadar "can dostu" olurlarsa olsunlar, ASLA aynı alanda yan yana konaklamamalıdır.
Neden mi? Çünkü kediler avdır, köpekler avcı (içgüdüsel olarak). Bir kedinin, yanında sürekli köpek havlaması, kokusu veya gürültüsü duyması, onun 7/24 "tehdit algısı" modunda kalmasına neden olur. Bu da stresten yemeyi kesmesi, tuvaletini tutması veya bağışıklığının düşmesi demektir.
Uzman İpucu: Oteli ziyaret ettiğinizde ısrarla sorun: "Kedi bölümünüz tamamen izole mi?"
Listelere baktınız, fotoğraflar gördünüz. Peki, kedinizin kalacağı yer tam olarak nasıl?
Kediler yatay değil, dikey canlılardır. Kendilerini güvende hissetmek için tırmanmak, yüksekte yatmak ve etrafı izlemek isterler.
Eğer size gösterilen yer, sadece mama kabı ve tuvalet kabının yan yana sığdığı, alçak bir "kafes" ise, oradan hemen uzaklaşın. Bu, bir otel odası değil, bir bekleme alanıdır.
İyi bir kedi oteli odasında şunlar olmalı:
Farklı seviyelerde raflar veya tırmanma alanları.
Yemek ve su kabının, tuvalet kabından mümkün olduğunca uzakta olması (Kediler temizdir, yemeklerinin yanında tuvalet kokusu istemezler).
Dışarıyı veya en azından koridoru izleyebileceği bir pencere veya cam bölme.
Bir tesisi ziyaret ettiğinizde, kapıdan girdiğiniz an burnunuza gelen koku size her şeyi anlatır.
Ağır bir idrar kokusu, çamaşır suyu ile bastırılmaya çalışılmış bir koku veya havasızlık... Bunların hepsi kötü hijyenin ve yetersiz havalandırmanın işaretidir. Kedilerin koku alma duyusu bizden 14 kat daha güçlüdür. Bizim "eh işte" dediğimiz koku, onlar için bir işkencedir.
İyi bir tesis, taze temizlik kokmalı ve sürekli hava sirkülasyonu sağlayan bir havalandırma sistemine sahip olmalıdır. "Pencere açıyoruz" yeterli bir cevap değildir.
Gelelim en can alıcı noktaya: İnsan faktörü.
Kedinizle ilgilenecek kişilerin gözlerinin içine bakın. Sizinle konuşurken kedinize nasıl yaklaşıyorlar? Onunla konuşuyorlar mı? Yoksa sadece "iş" olarak mı görüyorlar?
Kediler enerjiyi hisseder. Gergin, sabırsız veya kedilerden aslında pek de hazzetmeyen biriyle baş başa kaldıklarında hemen kabuklarına çekilirler.
Uzman İpucu: Personele şu soruyu sorun: "Çok utangaç bir kedi geldiğinde adaptasyonu için ne yapıyorsunuz?" Eğer "Mamayı suyu verip çıkıyoruz, alışır" derlerse, o yer doğru yer değil. "Önce uzaktan konuşuruz, ödül mamasıyla yaklaşırız, oyun oynamaya çalışırız, asla zorlamayız" gibi sabır gerektiren bir cevap alıyorsanız, harika.
Siz tatildeyken aklınızın kalması kadar doğal bir şey yok. "Acaba keyfi yerinde mi?"
Profesyonel bir işletme, sizin bu kaygınızı anlar ve proaktif olarak sizi bilgilendirir. Gün içinde kedinizin bir fotoğrafını, mamasını yerken kısa bir videosunu size göndermeyi teklif etmelidirler.
Bu şeffaflık, hem tesise olan güveninizi artırır hem de sizin tatilinizin keyifli geçmesini sağlar. "Rahatsız etmeyin" diyen bir anlayış, kabul edilemez.
Özetle: İçgüdülerinize Güvenin
Bir yeri ziyaret ettiğinizde, içiniz "rahat etti mi"? Oradan ayrılırken "Evet, buraya bırakabilirim" hissini aldınız mı?
Kedinizi, yani ailenizin o sessiz ama en karakterli üyesini emanet ediyorsunuz. En lüks dekorasyondan, en pahalı mamadan daha önemlisi; temiz hava, güvenli bir alan ve en önemlisi gerçek sevgidir.
Biz İncek Pet Otel olarak, bu tesisi tam da bu kaygıları bildiğimiz için kurduk. 7/24 havalandırması çalışan ve en önemlisi, her misafirimizle tek tek ilgilenen bir "kedi sever" ekiple çalışıyoruz.
Eğer bir gün İncek'te, Ankara'da güvenilir bir yuva ararsanız, bir kahvemizi içmeye gelin. Sadece otelimizi değil, o otelin arkasındaki anlayışı da görmenizi çok isteriz.
Güvenli ve stressiz tatiller dilerim!